zeytinburnu-veteriner-kliniği-logo
0212 546 8151
/ info@zeytinburnuvet.com
Makale Arama ›
Anasayfa › Makaleler › Köpekler › Köpeklerde üreme, gebelik, doğum ve yeni doğanların bakımı
Köpeklerde üreme, gebelik, doğum ve yeni doğanların bakımı

Belki günün birinde dişi köpeğinizden yavru almak ya da erkek köpeğinizi damızlık olarak vermek istersiniz. Ancak, yeni yavrulara sahip olmak, hiçbir zaman hafife alınacak bir konu değildir. istenilmeyen köpeklerin sayısı, olağanüstü boyutlara ulaştı; üretme hevesinizin durumu daha da kötüleştirmesine izin vermeyin. Doğacak yavrulara şimdiden güvenilir aileler bulmak zorundasınız.

Çoğu insan, üretmenin heyecan verici ve karlı bir iş olduğunu düşünüler. Ancak böyle bir girişimde bulunduklarında ise köpek üretmenin ne kadar zahmetli, pahalı ve bazen de üzüntü verici olduğunu görüp şaşırırlar. Köpeğinizden yavru alma kararını vermeden önce lütfen bu konuyu iyi düşünün ve veteriner hekiminizle konuşun. Bu küçük zahmet, sizi ve köpeğinizi pek çok zorluk ve üzüntüden kurtarabilir.

Genler ve genetik hastalıklar

Köpeğinize eş seçerken fiziksel özelliklerini göz önünde bulundurduğunuzda, aslında köpeğin genetik yapısını seçiyorsunuz. Genler, kalıtımın temel birimleridirler. Her bir ana baba, yavrusuna bir dizi gen aktarır ve yavru oluşurken hangi genlerin seçileceğine şans karar verir. Seleksiyon ve mutasyon... bunlar da yavruların genetik yapısını belirlerler. Köpek üreticileri, bir dizi yavru köpek elde etmek için dişi ile erkek köpeği seçerken, bu seleksiyon sürecine katılıyorlar. Yaklaşık 14.000 yıl önce evcilleştirilmiş kurdu, günümüzün yüzlerce çeşit köpek ırkına dönüştüren süreçte bu seleksiyondur.

Genetik bozukluklar her ırkta ortaya çıkıp bedendeki herhangi bir organı etkileyebilirler. Bazı genetik hastalıklar pek çok ırkı etkilerler. (örneğin, kalça displazisi ve sağırlık) Köpeğinizi çiftleştirmeden önce, bu planınızdan ve köpeğinizin ırkının olası genetik bozukluklarını veteriner hekiminiz ile görüşmelisiniz.

Kalıtımın dominant (baskın) bir şekil gösterdiği hastalıklarda, ana babadan yalnızca birinin hastalığı taşıyor olması yeterlidir. Yani, dişi ya da erkek köpekten sadece birinde hasta gen vardır ve bu hastalık bir kuşaktan diğerine aktarılır. Bazen bireyde bu hastalık, teşhis edilemeyecek kadar hafiftir, böyle durumlarda fark edilmeyebilir ve yine sonraki kuşaklara aktarılır.

Kalıtımın resesif (çekinik) bir şekil gösterdiği hastalıklarda ise ana babanın her birinde iki anormal gen bulunması gerekir; boylece homozigot bir yavru doğar. Bir bozuk, bir de normal gen taşıyan köpekler heterozigot taşıyıcılardır, dıştan normal görünürler, ancak anormal genlerini yavrularına aktarabilirler. Resesif genler, gün ışığına çıkmadan pek çok kuşağa aktarılabilirler, ta ki bir gün aynı genetik bozukluğu taşıyan iki köpek bir araya gelip yavru üretinceye kadar.

Poligenetik bozukluklar, tek bir anormal gen çiftinin buluşmasından değil de, bir dizi farklı genin kümülatif hareketinden meydana gelirler. Bu durumu oluşturan genlerin sayısını ve farklı fonksiyonlarını belirlemek güçtiir ve kalıtımın şekli aileden aileye değişir.

Kromozom anormallikleri de, köpeklerdeki genetik hastalıkların nedenlerini oluşturabilirler. Bu da kromozomların sayısına ve yapısına bağlıdır. Köpeklerde, 39 koromozom çifti bulunur (insanlarda 23 çift vardır), bu kromozomlar genleri taşırlar. Kromozom sayısı ve yapısındaki anormallikler, çoğu zaman bireylerde ciddi bozukluklara neden olarak köpeklerde görülür.

Akraba köpeklerin birbirleri ile çiftleştirilmesi, poligenetik (birçok gene bağlı) ve resesif hastalıkların ortaya çıkma olasılığını arttırır, çünkü köpekler birbirleri ile akraba olduklarında, aynı bozuk genleri taşıma olasılıkları da daha yüksektir. Akraba evlilikleri içinde en sakıncalı olanı, anne babanın kendi yavrusu ya da kardeşlerin birbirleri ile çiftleşmesidir. Yine de akraba köpeklerin birbirleri ile çiftleştirilmesi üreticiler arasında yaygın bir uygulamadır, çünkü çok iyi özellikler taşıyan bir köpek sık sık damızlık olarak kullanılıp aynı kanı taşıyan yavruların doğmasına neden olur.

Üreme fizyolojisi

Köpeğinizin olgunluğa eriştiği yaş, ırkına bağlı olabilir. Küçük boy ırklar, büyük boy ırklara göre daha erken yaşta olgunlaşırlar. Genelde erkek yavrular altı aylık olduklarında döl verecek yaşa gelirler, ancak gerçek olgunluğa 16-18 aylık olduklarında erişirler. Sağlıklı köpekler sekiz ile on yaşına kadar cinsel olarak faal ve verimli olabilirler. Bu dönem boyunca erkek köpek her zaman çiftleşmeye hazırdır.

Dişi köpeklerde ilk kızgınlık dönemi çoğunlukla yedi aylık olduklarında ortaya çıkabilirken, bazen 18 aya kadar da uzayabilir. Kızgınlık, ileri yaşlara kadar her altı ayda bir görülür. Kızgınlık döneminde dişi erkeği kabul eder ve döllenmeye hazırdır.

Dişi köpekte üreme süreci dört dönemden oluşur

1. Kızgınlık öncesi dönem: Bu dönemde dişi köpek, erkek için caziptir, vajinasından kanlı bir akıntı gelir, cinsel organı şişmiştir. Bu dönem yaklaşık 9 gün sürer, ancak dişi köpek bu dönemde çiftleşmeye izin vermez.

2. Kızgınlık dönemi: Bu dönem yaklaşık 9 gün sürer, dişi erkek köpeği kabul eder. Yumurtlama genelde ilk 48 saat içinde oluşur, ancak çok değişkendir. Döllenme bu dönem sırasında meydana gelir. Eğer yavru alınmak istenmiyorsa bu dönemde dişi köpeği erkeklerden ayrı tutmak gereklidir.

3. Ara dönem: (60-90 gün) Kızgınlığı takip eder ve bu dönemde üreme organları köpek, hamile olsun ya da olmasın progesteron hormonunun denetimi altındadır. Yalancı hamilelik, yani hamile olmadığı halde, hamileliğin tüm belirtilerini göstermesi, bazen bu dönemde görülür.

4. Sakin dönem: Hiçbir cinsel aktivitenin meydana gelmediği, ara dönemi takip eden dönemdir. üç ila dört ay arası sürer.

Gebeliği önleme

Eğer dişi köpeğinizden yavru almak istemiyorsanız, pek çok koruma yöntemi vardır. Korumanın en etkili ve kalıcı şekli, dişi köpekte yumurtalıklar ve rahmin, erkek köpekte de testislerin ameliyatla alınmasıdır. Ağızdan verilen haplar da mevcuttur, bunun avantajı, ileride çiftleştirilmesi düşünülüyorsa, hayvanın kısırlaşmış olmamasıdır. Her bir yöntemin avantaj ve dezavantajlarını veteriner hekiminiz ile görüşmelisiniz.

Hamileliği önlemenin bir diğer yolu, dişi köpeği kızgınlık döneminde erkek köpeklerden uzak tutmaktır. Ancak, hiçbir köpeğin ona ulaşmadığından emin olmak için sürekli dikkat etmek gerekir. istenmeyen bir çiftleşmenin ardından östrojen vermek, gebeliği önleyebilir, ancak bu hormonun kullanılması tavsiye edilmez.

Çiftleşme ne zaman olmalı?

Dişi köpeğinizden yavru almaya kararlıysanız, henüz genç ve gelişmekte olan bir hayvanda hamilelik ve meme vermenin stresini yaratmamak için ilk kızgınlıkta çiftleştirmemelisiniz. Genelde dişi köpeğin üçüncü kızgınlıkta çiftleştirilmesi önerilir. Çoğu köpek üreticisi ayrıca, dişi köpeğin doğum sonrası toparlanması ve yeniden güç kazanması için köpeği her kızgınlık döneminde çiftleştirmeyip bir dönemi boş bırakmayı tercih ederler, oysa dişi köpek sağlıklı ise bu gerekli değildir. Dişi köpeğin yavrulaması sırasında çok iyi beslenmesi şarttır.

Çiftleşme öncesi muayene

Çiftleştirilmeden bir ay önce, dişi köpek veteriner hekim tarafından muayene edilmelidir. Aşıları tamamlanmalıdır. Sağlığı yerinde olmalı, fazla kilolu olmamalıdır. Parazitler yönünden kontrol edilmeli, gerekirse tedavisi yapılmalıdır.Çiftleştirilmeden önce dişi köpekler brucellosis yönünden de muayene edilmelidirler. Brucellosis bakteriyel bir hastalıktır, kısırlığa ya da hamileliğin 45. ve 55. gününde düşüğe yol açabilir. Erkek köpekte brucellosis yönünden muayene edilmelidir.

Çiftleşme

Dişi köpekler yabancı bir ortamdan daha çok etkilenirler, bu yüzden erkek köpek dişiye götürülür. Genç bir erkek ilk kez çiftleştiğinde, dişi köpeğin deneyimli olması yarar sağlar.

Çiftleşme sırasında, erkek köpek arkadan gelip dişinin sırtına çıkar ve belini ön ayakları ile kavrar. Sonra hızla kalçasını ileriye itip penisini dişinin vajinasına sokar. Sperm boşalımı meydana geldikten sonra, köpekler 10-30 dakika boyunca ayrılmazlar. Buna 'kilitlenme' denir ve son derece normaldir. Peniste, bulbus glandis denilen bir bölgenin şişmesi yüzünden oluşur. Kilitlenme sırasında, erkek köpek, dişi ile arka arkaya duracak şekilde dönebilir. Köpekleri ayırmaya çalışmayın, aksi takdirde onları yaralayabilirsiniz.

Gebelik

Dişi köpeklerde hamilelik yaklaşık 63 gün sürer. Gebeliğin belirtileri iştah, kiloda artış ve memelerin büyümesidir. Ancak yalancı gebelik yaşayan dişiler de bu belirtileri gösterebilirler. Teşhisi 28.günde veteriner hekim elle yapacağı bir muayenede koyabilir. Gebelik döneminde dişi köpeğin çok iyi beslenmesi gerekir. Bu dönemde veteriner hekiminiz ile, dişi köpeğin gebelik ve meme verme dönemleri boyunca beslenmesi ve bakımını, doğum sırasında yapılacakları ve acil bir durumda yapılması gerekenleri konuşmalısınız.

Doğumdan birkaç gün önce, dişi köpeğiniz yemeğini geri çevirebilir ve yavrularını doğurmayı düşündüğü yerde yuvasını kurmaya başlar. Onu daha önceden bir doğum sandığına alıştırmadıysanız, sizin dolabınızın içini, yatağınızın altındaki boşluğu ya da sizin tercih etmeyeceğiniz herhangi bir yeri seçebilir. Doğum sandığında, dişinin istediği kadar uzanabileceği kadar yer olmalı. Sıcak, kuru, cereyandan uzak bir yerde bulunmalıdır. Yumuşaklık ve temizlik için sandığın altına havlu ve başka yumuşak malzemeler koyabilirsiniz, ancak gazete kağıdı daha iyidir, çünkü kirlendiklerinde değiştirilmeleri kolaydır. Yavrular biraz büyüdüklerinde ayaklarını daha sağlam basabilmeleri için gazete kağıdı yerine daha sağlam malzemeler koymalısınız.

Doğum başlamadan kısa bir süre önce köpeğin ısısı düşer. Yaklaşık 24 saat sonra ilk sancıların başlaması beklenebilir. O zaman dişi köpek hızla solumaya, huzursuz görünmeye ve bazen kusmaya başlar. Kusma, doğumun başladığı sırada normaldir, ancak devam etmesi, bir hastalığın belirtisi olabilir.

Doğum

Normal, sağlıklı bir köpek genelde kolay doğum yapar, bir doktorun yardımına gerek duymaz. Her yavru kendi eşi içinde doğar, ancak yavru nefes almaya başlamadan önce bu eşin alınması gerekir. Genelde dişi köpek bu işi hemen yerine getirir ve göbek bağını da keser. Doğumdan sonra yavruları, onları temizlemek ve solumalarını sağlamak için yalayıp durur. Yaklaşık üç hafta süren bu yalama yavruların dışkılamasını da sağlar.

Bazen, dişi köpek eşini açmayı veya göbek bağını kopartmayı ihmal eder, ya da bu işi kendi başına yapamaz. Böyle durumlarda derhal duruma müdahale etmeye hazır olmalısınız. Yavru köpek, oksijeni tükeninceye kadar eşinin içinde birkaç dakika kalabilir. Eşinin önce yavrunun kafasındaki bölgede yırtıp daha sonra tamamını alarak açabilirsiniz. Sonra yavrunun ağzı ve burnundaki tüm sümükleri alın ve kan dolaşımını sağlamak için bir havlu ile ovalayın. Göbek bağını, ipek iplikle bağlayın ve karnın yaklaşık 2 cm yukarıdan kesin. Yaranın iltihaplanması önlemek için tentürdiyot sürün.

Veteriner hekimi ne zaman çağırmalısınız?

Eğer doğum sırasındaki olaylar, durumun sizin becerilerinizi aştığını düşünmenize neden oluyorsa ve dişi köpeğin hayatı tehlikedeyse, veteriner hekiminizi derhal yardıma çağırın. Tehlike belirten durumlar şunlardır:

• Aşırı ağrı belirtileri
• Daha önce bir ya da daha çok yavru doğmuş olduğu halde, yeni bir yavru doğmaksızın sancıların üç saatten fazla devam etmesi
• Titreme ya da bitkinlik hali
• Birinci yavrudan önce koyu yeşil ya da kanlı bir akıntının gelmesi (ilk yavrunun doğumundan sonra bu normaldir)

Ayrıca, anne ve yavruların doğum gününde veteriner hekiminiz tarafından muayene edilmesi önerilir.

Yeni doğan yavruların bakımı

Yeni doğan yavru, beden ısısını kontrol edemez ve bu nedenle sıcak bir ortamda tutulmalıdır. Yaşamın bu ilk günlerinde üşümesi yavruyu strese sokar ve enfeksiyon hastalıklarına açık bir hale gelir. Doğumdan sonra anne köpeğin ürettiği ilk süte 'kolostrum' adı verilir. Her yavru, doğumdan olabildiğince kısa bir süre sonra ve kesinlikle ilk 24 saat içinde, kolostrum içebilmelidir. Kolostrum, yavruya fayda sağlayan pek çok madde içerir, örneğin, annenin bağışıklık kazanmış olduğu tüm enfeksiyon hastalıklarına karşı yavruyu koruyacak imunoglobulinleri içerir. Doğumdan hemen sonra kolostrum içmeleri gerekir, çünkü imunoglobulinler doğumdan birkaç gün sonra artık yavru tarafından alınamazlar.

Bazen bir dişi köpek yavrularına bakmak istemez ya da bakamaz. Böyle bir durumda, siz onun yerini almak zorundasınız: yavruları beslemeli, dışkılamalarını sağlamalı ve sıcak bir ortam sunmalısınız. Yavru köpekleri sürekli olarak sıcakta, soğuk hava akımlarından uzak tutmak çok önemlidir. Yedinci günden onuncu güne kadar ısı yavaş, yavaş azaltılabilir.

Pek çok kişi, köpeğin yaşamının ilk günlerinde idrar ve dışkı yapmasının her beslemeden sonra annesi tarafından sağlandığının farkında değildir. Anne bu işi üstlenmiyorsa, ılık suya batırılmış bir parça pamuk ile anal bölgeyi hafifçe ovalayın. Yavru köpeklere düzenli olarak hafifçe masaj yapılması çok yararlıdır; bu bir tür pasif jimnastiktir, aynı zamanda kan dolaşımını uyarır.

Memeden kesilmeleri: Yavru köpekler beş-altı haftalık olduklarında yavaş yavaş memeden kesilmelidirler. Bu dönemde yavrulara ara sıra ılık suyla iyice yumuşatılmış bir yavru köpek maması sunabilirsiniz. Zamanla sizin sunduğunuz bu yavru köpek mamasının miktarını arttırıp annesinin memesinden ayrılmasını sağlarsınız. Ancak sindirim sisteminin bu besin değişimine alışmasını sağlamak için, tüm besin değişikliklerini yavaş yavaş yapın.

Çalışma Saatlerimiz

Pazartesi - Cumartesi: 10:00 - 20:00
Pazar: 12:00 - 17:00